BDP’DE NELER OLUYOR?
“Sadece Kürtlerin değil Türkiye’nin partisi olacağız” sloganı ile siyasi hayatına başlayan BDP, cinsiyet eşitliği, düşünce ve inanç özgürlüğü, emek eksenli meseleler ve Kürt sorunu konularında çözümler üreten bir parti olmak istediğini her fırsatta dile getiriyor. 1 Şubat’ta olağanüstü kongreye gidecek olan BDP Genel Başkanı Demir Çelik ve partinin diğer yöneticileri bugünlerde yoğun bir gündem izliyor. Partililer gazeteci ve aktivistlerle görüşerek projelerini anlatıyor, öneri ve eleştirileri dinliyor. “Bütün demokrat kesimlerin buluşacağı bir zemin oluşturmak amacıyla parlamentoya döndüklerini” söyleyen Demir Çelik, “Bu zeminin oluşmasında aydın, yazar, sanatçı ve muhaliflerden destek beklediklerini, BDP’nin Türkiye partisi olması yönünde adımlar atacağını” belirtiyor.
Yalnız Kürt sorununa değil, Anadolu’daki tüm insanların sorunlarına ilgi gösterilerek, sözde değil özde demokratikleşme çalışmalarının sürdürüleceği, uzlaşmacı ve çözüme odaklı bir dil kullanılacağı kaydediliyor. Türkiye’deki tüm toplumsal kesimlerle ortak yürüyebilme arzusu içinde olunduğu bildiriliyor. Bütün bunlara dikkat edildiği takdirde partinin “Kürdi” olmaktan çıkıp Türkiye partisi, Türkiye’nin demokratik iradesi haline geleceği, Türkiye’nin tüm sorunlarını ele alan, işleyen, çözüm arayan, önceliği sayan bir algıya sahip olacağı, Türkiyelileşeceği vurgulanıyor. Özgür Gündem’de de belirtildiği gibi çözüm iradesini açığa çıkarmak için birinci temel koşulun tüm kesimleri içine alan çoğulcu katılımcı bir parti, ikinci temel koşulun ise Türkiyelilik olduğu açıklanıyor.
Yapacağı olağanüstü kongreye ilişkin görüş alışverişinde bulunmak için bir dizi buluşma düzenleyen BDP’nin Ankara’da Mola Otel’de Kürt aydınlarla bir araya gelişi de çözüm arayışında duraklardan birisini oluşturuyor. “Demokrasiden çıkarı olan herkesle yol almaya hazırız” şiarıyla başlayan toplantıya Kürt siyasetçiler Salim Ensarioğlu, Sedat Yurttaş, Sezgin Tanrıkulu gibi isimlerin yanı sıra yazar Altan Tan, sosyolog Ahmet Özer, eski bakanlar Ziya Halis ve Adnan Ekmen’in katıldığı belirtiliyor. Toplantının kongre sürecinde söz konusu kesimlerin görüş ve önerilerini almak için düzenlendiği söylenirken, siyasal gelişmelerin değerlendirileceği, BDP üzerinden demokratikleşme için neler yapılabileceği ya da aralarında BDP’nin de bulunduğu bir demokrasi cephesinin nasıl oluşturulacağının tartışılmak istendiği dile getiriliyor. Dünya ve ülkedeki değişimler dikkate alınarak hizmet etmeye hazır olunduğu vurgulanarak bunun için partide değişim yaratmak istenildiğine dikkat çekiliyor. Bu arada özeleştiri yapmayı da ihmal etmeyen Demir Çelik, Kürt siyasetinin Türk siyasetiyle yeterince buluşamadığını, etnik vurguların ötesine geçemediklerini, bunu aşmak için değişik kesimlerle görüş alış verişinde bulunacaklarını ifade ediyor. Kısaca BDP’nin tek dileğinin sürece müdahil olmak ve kavgasız siyaset izlemek olduğu aktarılıyor.
Bu arada BDP’ye yurt dışından da destek geliyor. Danimarka’da yerel yönetimlere seçilen Kürt politikacıları, yaptıkları basın açıklamasında; “Türkiye’de demokrasiye inanmış siyasi partilere, sivil toplum örgütlerine, meslek örgütlerine, sendikalara, aydınlara ve sanatçılara seslenmek istediklerini, Kürt sorununun çözümü için demokratik tepkilerin daha da kararlı bir şekilde yükseltilmek istendiğini, bu sorunun çözüm yerinin TBMM olduğunu ve bunun için de DTP yerine kurulan BDP’ye şans verilmesi gerektiğini düşündüklerini” bildirerek BDP’nin izleyeceği yolun nasıl olması gerektiğini belirtiyor.
BDP’den tek beklentimiz söyledikleriyle( vaat ettikleriyle) yapacaklarının birbirini tutması, yani sözünde durması. İzleyelim ve görelim.
Helin Demir
helindem@mynet.com