DTP’NİN KÜSTAHLIKLARI
PKK’yla bağlantısı olduğu ve Abdullah Öcalan’ın talimatıyla kurulduğu öne sürülen DTP’nin, sırtını demokrasi dışı bir güce dayadığı, önüne sunulan tüm imkanlara rağmen kendini bu güçten soyutlayamadığı yadsınamayacak bir gerçek olarak karşımızda duruyor. PKK güdümünde hareket ettiği sürece siyaset arenasında başarı gösteremeyeceği anlaşılan DTP’nin küstahlıkları nedense bir türlü bitmek bilmiyor.
DTP Milletvekili Hamit Geylani, çatışmada ölen PKK’lı Kamuran Efrin’in cenaze töreninde yaptığı konuşmada “Kürt halkının özgürlük mücadelesinde ölen her insanın şehit olduğunu, çünkü bu mücadelenin Allah’ın bahşettiği ana dil özgürlüğü, bir halkın var olup olmamasının özgürlüğünün mücadelesi olduğunu” söylüyor. Yaklaşık 15 gün önce Hakkari’nin Yüksekova ilçesi Dağlıca köyü Oremar bölgesinde çıkan çatışmada yaşamını yitiren ve yaklaşık 15 gündür Hakkari Devlet Hastanesi Morgunda tutulan PKK’lı Kamuran Efrin, Suriye’de bulunan ailesi gelmeyince DTP’liler tarafından alınarak belediyeye ait ambulans ve beraberindeki büyük bir araç konvoyu eşliğinde Kimsesizler Mezarlığı’na götürülüyor. PKK tarafından katledilen gencecik canların cenazelerine katılmayan DTP’liler, terör örgütünü her zaman olduğu gibi koruyor ve yanında olduğunu gösteriyor.
Bitlis Tatvan’da DTP’li belediyenin düzenlediği Doğu Anadolu Fuarının açılış töreninde de ilginç sahneler yaşanıyor. Törende, ölen PKK’lılar için “devrim şehitleri” benzetmesiyle 1 dakikalık saygı duruşu anonsu yapılınca DTP milletvekilleri, belediye başkanı ve bir çok kişi ayağa kalkıyor. Kaymakam Orhan Şefik Güldibi, kurum amirleri ve bazı sivil toplum örgütü temsilcilerinin hiç hareket etmeyerek tepkilerini dile getirdikleri törendeki küstahlıklar, bunlarla da bitmiyor. Kortej yürüyüşü sırasında açılışı organize eden Diyarbakır merkezli şirketin yetkilisi Hülya Dağ’ın, Türk bayrağına müdahale etmesi gerginliği iyice tırmandırıyor. Dağ’ın, “Bu bayrağın burada ne işi var? Lütfen müdahale eder misiniz” dediği zabıta, “Müdahale edemem, bana hiçbir program veremezsin” karşılığını veriyor. Dağ’ın “Türk bayrağı yok, sadece fuar bayrakları var” sözlerini duyan bir vatandaş ise araya girerek “Bayrağın nesi sizi rahatsız ediyor” şeklinde tepkisini gösteriyor.
Bu arada fuar alanındaki törende bu yıl İstiklal Marşı’nın okunmaması da, küstahlıkların başka bir boyutunu yansıtıyor. Ancak milli marşımızın okunmadığı törende DTP’liler “devrim şehitleri” için saygı duruşunda bulunabiliyor. Tören, konuşma için kürsüye gelirken önce Kürtçe ardından da Türkçe anons edilen Kaymakamın gerçekten anlamlı konuşmasıyla devam ediyor: “Gücümüzü birleştirdiğimiz, parmaklarımızı insanların gözüne sokmadığımız zaman Tatvan, Tatvan olacaktır.”
Evet, Kürt Türk fark etmeden gücümüzü birleştirelim ve hepimizin Türkiye’si için çalışalım. Değerlerimize sahip çıkalım. Fırsatları değerlendirelim. Artık gerçekleri görmenin zamanı gelmedi mi? Hiç birimiz terör ve göz yaşı istemiyoruz.
Helin Demir
helindem@mynet.com