PKK’DA ÖRGÜTSEL VE AHLAKİ SORUMSUZLUK
Terör örgütü PKK’nın her biriminde yaşanan ahlaki yozlaşmalar bugünlerde KESK (Kamu Emekçileri Sendikası)’in yönetiminde de çatırdamalara sebep oluyor. KESK Genel Sekreteri Emir Ali Şimşek hakkındaki taciz iddiaları sonucu görevinden istifa eden Genel Başkan Sami Evren, Emir Ali Şimşek’in istifası konusunda MYK’ya yaptıkları önerinin karşılık bulmadığını, MYK içerisinde karşılaştıkları direnç nedeniyle mücadele değerlerine yakışan bir çözüm üretemediklerinden bu kararı verdiğini belirtiyor. KESK değerlerinin yaşam bulması için örgütsel ve ahlaki sorumluluklarının zorunlu sonucu olarak istifa ettiğini dile getiren Evren’in ardından Hukuk ve Uluslararası İlişkiler Sekreteri Adnan Gölpınar’ın da aynı gerekçelerle istifa ettiği bildiriliyor.
Sami Evren’in bahsettiği “örgütsel ve ahlaki sorumluluk” konusuna bir bakalım isterseniz. Yapılan her işte bir sorumluluk söz konusu olduğu gibi ne yazık ki terör örgütü ve bağlı birimleri de olsa bir sorumluluktan bahsetmek gerekiyor. Yurtsever Emekçiler olarak bilinen ve memur kesimine hitap eden DEMEP (Demokratik Emek Platformu) Ege Bölgesi Sorumlusu ve MYK Üyesi Emir Ali Şimşek’in, İzmir merkezli Ege Bölgesi’ndeki örgütlenme çalışmalarını organize ettiği, mevcut sendikaları örgüt güdümüne sokmak için çaba gösterdiği biliniyor. PKK’nın siyasi sözcüsü BDP ve KESK’de kadınların faaliyetlerinin hissedilir derecede etkin olduğu düşünüldüğünde, Emir Ali Şimşek’in de gerek siyasi gerekse siyasi olmayan sendikal faaliyetlerini kadınlarla iç içe bir ortamda yürüttüğü anlaşılıyor. Bu arada kadınlar konusunda zafiyetlerinin esiri olan anılanın sendika içinde tacizde bulunduğu kadınlar tarafından da zaman zaman üst yönetime şikayet edildiği söyleniyor. KESK içerisinde örgüt hakimiyetini sağlamak için tüzüğe Kürtçe eğitim konusunun dahil edilmesi hususunda diğer MYK üyelerine baskı yapan Emir Ali Şimşek’in, bu konuda yeterli desteği bulamamasının ardından, örgüt tarafından dışlandığı iddia ediliyor. KESK üyelerinden her ay toplanan düzenli aidatların KCK yapılanmasına hatta BDP’ye bile aktarıldığı söylenirken, Emir Ali Şimşek’in de bu paralardan payını aldığı kaydediliyor.
Örgütün sevgiyi suç sayan anlayışı yüzünden yıllarca bir çok örgüt mensubunun canice katledildikleri düşünüldüğünde, Emir Ali Şimşek’in ahlaksızlıkları yüzünden kısa zaman sonra başının ağrıması muhtemel gözüküyor. “Silahlar miadını doldurdu” dedi diye almadığı tehdit, uğramadığı hakaret kalmayan Osman Baydemir örneğinde olduğu gibi Emir Ali Şimşek hakkındaki örgütsel tutum da merakla bekleniyor.
Helin Demir
helindem@mynet.com